23-28 MAYIS GAP TURU 4 GECE KONAKLAMA

MEZOPOTAMYA’YA YOLCULUK OTOBÜSLÜ GAP TURU

4 GECE OTEL KONAKLAMALI (23-28 MAYIS 2022)

DİYARBAKIR & MARDİN & ŞANLIURFA & GAZİANTEP & ADANA & TARSUS

1.Gün: SAKARYA-DÜZCE-BOLU-ANKARA-ADANA-DİYARBAKIR ARAÇ KALKIŞ VE HAREKET SAATLERİ:

Sakarya Kent Meydanı: Saat 15:00

Belirtilen noktalardan misafirlerimizi aldıktan sonra yolculuğumuza başlıyoruz.

2.Gün: DİYARBAKIR-HASAN PAŞA HANI-HEVSEL BAHÇELERİ-ONGÖZLÜ KÖPRÜ CAHİT SITKI TARANCI MÜZESİ–DİYARBAKIR ULU CAMİİ–KEÇİ BURCU-SURLAR-MARDİN KAPI-URFA KAPI- DÖRT AYAKLI MİNARE-SÜLEYMAN ŞAH CAMİİ VE TÜRBESİ

Değerli misafirlerimiz sabah saatlerinde Güneydoğu’nun Paris’i olarak adlandırılan Diyarbakır’a varıyoruz. İlk durağımız otantik restoranımızda kahvaltı yapmak olacak sonrasında Güneydoğunun en eski ve köklü kenti Diyarbakır’ı gezmeye başlıyoruz. Dicle Nehri kıyısında bulunan 2015 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi’ne alınan, tarımsal değerinin dışında, kültürel ve tarihi olarak da özgün bir yere sahip Hevsel Bahçelerini görüp fotoğraflıyoruz. Daha sonra On Gözlü Köprü’ye varıyoruz. Hıdırellez zamanı yöre halkı dileklerini bir beze yazıp bu köprüden Dicle Nehri’ne atarlarmış. Buradaki fotoğraf molamızın ardından yapım tarihi ve yaptıran uygarlığın bilinmediği, 9000 yıllık bir tarihe sahip olduğu bilinen Diyarbakır surlarının en eskisi olan Keçi Burcu, Urfa Kapı ve Mardin Kapı’yı panoramik olarak görüyoruz. Burada vereceğimiz kısa molamızın ardından Anadolu’nun ilk, İslam Âlemi’nin 5. Harem-i Şerif’i olan Ulu Camii gezimizi gerçekleştirip, 1500 yılında Akkoyunlu Kasım Bey tarafından yapılan Dört Ayaklı Minare’yi (Şeyh Mutahhar Camii) göreceğiz. Sonrasında Osmanlılar döneminde yapılan Halid Bin Velid’in oğlu Süleyman ile Diyarbakır’ın fethi sırasında şehit düşen 27 sahabenin Türbesinin bulunduğu Hz. Süleyman Camiini ziyaret ediyoruz. Verilen serbest zaman diliminde tarihi Hasanpaşa Hanını ve Yaş otuz beş şiirinin yazarı Cahit Sıtkı Tarancı’nın evini ziyaret edebilirsiniz. Diyarbakır gezimizin ardından akşam yemeği ve dinlenmek için otelimize geçiyoruz.

Sabah Kahvaltısı: Diyarbakır Serpme Kahvaltı(Ekstra)

Öğle Yemeği: Diyarbakır Restoranları (Ekstra)

Akşam Yemeği: Otelde (fiyata dahil)

Konaklama: Diyarbakır Otelleri

3.Gün: DİYARBAKIR-NUSAYBİN-DARA ANTİK KENTİ-BEYAZ SU-MİDYAT- MİDYAT KONUK EVİ- TELKÂRİ ÇARŞISI-MARDİN-KASIMIYE MEDRESESİ-ULU CAMİ-PTT - BİNASI- MEZOPOTAMYA OVASI-DEYRUL ZAFARAN MANASTIRI -ZİNCİRİYE MEDRESESİ-ŞEYH ÇABUK CAMİİ-LATİFİYE CAMİİ-ABBARALAR-SANAT SOKAĞI- ŞEHİDİYE MEDRESESİ

Otelde alacağımız kahvaltı sonrası Mardin-Midyat’a hareket ediyoruz. İlk durağımız Güneydoğu coğrafyasının kurak ve ağaçsız ikliminde adeta cennet bir köşe olan Beyazsu ve Oğuz köyünde Yukarı Mezopotamya’nın en önemli yerleşim yerlerinden birisi olan Dara Antik Kenti olacak . Sonra yolculuğumuz Midyat’a doğru devam edecek. Birçok dizinin çekim alanı olan Midyat Konukevi ile gezimiz devam edecek. Sivil mimarinin en güzel örneğini göreceğimiz bu konak ardından Telkariciler çarşısında alışveriş için verilen serbest zamanın ardından Mardin’e geçip Mardin gezimize başlıyoruz. Dinlerin ve dillerin buluştuğu, Süryani'sinden, Arabına birçok farklı kültür ve İnanç birleşimi olan Mardin, taş işçiliği ve kentsel dokusu ile ziyaretçilerini büyülüyor. Kentsel sit alanı olan ve koruma altına alınan Eski Mardin'de gezimize öncelikle Kasımiye Medresesi’nden başlayacağız. Medresenin avlusunda bulunan küçük havuz, yapıya serinlik katmakla birlikte Selsebil adı verilen çeşmenin anlatımını rehberimizden dinlediğiniz de bir kez daha büyüleneceksiniz. Öğle yemeğimizin ardından Ulu Cami’ye doğru yürüyüşümüze başlıyoruz. Dar ve taş sokaklarda çarşıların arasından yapacağımız yürüyüşümüz sonrasında Mardin'in büyük Camisi olan Camii Kebir de olarak da bilinen Ulu Camiii bir şiir misali okunacak olan minaresinin anlatımını dinliyoruz. Daha sonra belediye temizlik işlerinin eşekler ile yapıldığı daracık sokakları görüp, tarihi evlerin altında birer tünel gibi sokakları birbirine bağlayan Abbaraların altından geçerek yürüyüşümüze devam ediyoruz. Şehidiye Medresesini, Sanat Sokağını ve PTT binasını ve diğer güzellikleri görmek, Mezopotamya Ovasına karşı yorgunluk çaylarımızı ve kahvelerimizi içmek için kısa bir dinlenme molası ve serbest zaman veriyoruz ve sonrasında Deyr-ul Zafaran Manastırına gidiyoruz. Süryanilerin 1000 yıldan fazla bir zaman Patrikhane merkezi olan Deyrul Zafaran Manastırını gezerken 4000 yıllık Güneş tapınağını (Sin tapınağını) Şifahaneyi, Kilisesini ve Vaftizhanesini dolaşıp Mardin çarşılarında serbest zaman veriyoruz. Sonrasında dinlenmek ve konaklama için otelimize geçiyoruz.

Sabah kahvaltısı: Otelde ( fiyata dahil)

Öğle Yemeği: Mardin ya da Midyat. (Ekstra)

Akşam Yemeği: Otelde (fiyata dahil)

Konaklama: Mardin Otelleri

4.Gün: MARDİN-GÖBEKLİTEPE-ŞANLIURFA-BALIKLIGÖL(HALİL-ÜR RAHMAN)-AYN ZELİHA GÖLÜ-HZ.İBRAHİM MAKAMI-EYÜP PEYGAMBER SABIR MAKAMI- ŞANLIURFA ARKEOLOJİ MÜZESİ-HALEPLİ BAHÇE MOZAİK MÜZAESİ-TARİHİ ÇARŞILAR-İSOTÇULAR ÇARŞISI-GAZİANTEP

Sabah kahvaltımızın ardından Dünya’da bilinen ilk insan yapımı megalit yapıların bulunduğu, dünya üzerinde tüm bilim, tarih ve arkeoloji ile uğraşan insanların ilgi odağı konumunda olan Göbeklitepe, UNESCO tarafından 2019 yılında Dünya Kültür Mirası Listesine alınmıştır. İçerisinde bulunan yapıların ne amaç ile yapıldığı hala çeşitli çevreler tarafından tartışma konusu olan ve hala net bir açıklama getirilememiş olan, 25 yıllık kazı çalışmaları sonucunda sadece %20 lik bir kısmının toprak üzerinde sergilendiği bir ören yeri olan Göbeklitepe’yi ziyaret ediyoruz. Göbeklitepe ziyaretimiz ardından Balıklı Göl Hali-ül Rahman Gölü ve Camii, Ayn-ı Zeliha Gölü İbrahim Peygamber Makamı, İbrahim Peygamberin ateşe atıldığı yeri görüp, Rızvaniye Camii, Mevlid-i Halil Camini ziyaret edip, Kapalı Çarşı, kilimciler, İsotçular, demirciler, bakırcılar çarşıları gezeceğimiz yerler arasında ve Gümrük Han'da vereceğimiz serbest zaman içerisinde alışveriş yapabilirsiniz. Serbest zaman ardından bir sonraki duraklarımız Paleolitik Döneme ait yüzey buluntuları ve canlandırmalar, Neolitik Döneme tarihlenen İnsan boyutlarında yapılmış dünyanın en eski heykeli "Balıklıgöl Adamı", Dünyanın en eski tapınağı Göbeklitepe kazı buluntuları ve canlandırmaları, Nevali Çori Tapınağı, Kalkolitik, Tunç, Demir, Helenistik, Roma, Bizans ve İslami dönemlerine ait en önemli eserler sergilenen, Neolitik Dönem eserleri açısından dünya müzeleri arasında önemli bir yere sahip olan, dünyanın en eski tapınağı Göbeklitepe'ye ait eserler sergilenen Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi ve Türkiye’nin kolonsuz geçilen en büyük yapısı Haleplibahçe mevkiinde 2005 yılında yapılan altyapı çalışmalarında taban mozaiklerine rastlanılması üzerine 2007- 2009 yıllarında arkeolojik kazılar sonucu ortaya çıkan M.S. 5- 6. yüzyıllara ait “Haleplibahçe Mozaikleri” ile Şanlıurfa ve çevresinde bulunan mozaiklerin sergilendiği Haleplibahçe Mozaik Müzesi. Haleplibahçe Mozaikleri, teknik detaylarının yanı sıra, tarih boyu pek çok sanat eserine ilham kaynağı olmuş hikayelerede odaklanarak; Troya Savaşının ünlü kahramanı Akhilleus’un hayatına ve savaşçı Amazon kraliçelerinin gizemine doğru bir yolculuk sunmaktadır. Sonrasında dinlenme konaklama için otelimize geçiyoruz. Bu akşam otel konaklamamız oda&kahvaltı şeklindedir. Akşam sıra gecesinde yemeğimizi yiyip yöresel müzik ve oyunlarla eşsiz bir akşam yaşıyoruz.

Sabah Kahvaltısı: Otelde (fiyata dahil)

Öğle Yemeği: Şanlıurfa (Ekstra)

Akşam Yemeği: Sıra Gecesinde Kebap Menülü (Ekstra)

Konaklama: Şanlıurfa Otelleri

5.Gün: ŞANLIURFA-HALFETİ-GAZİANTEP-ZEUGMA MOZAİK MÜZESİ-GAZİANTEP KALESİ- TAHMİS KAHVESİ-BAKIRCILAR ÇARŞISI-ZİNCİRLİ BEDESTEN-ALMACI PAZARI-YEMENİCİLER

Değerli misafirlerimiz, sabah otelde alacağımız kahvaltı sonrasında yolumuzun sonunda bizi sanki cennetten bir köşe Halfeti karşılıyor. Sular altında kalmış Halfeti de Fırat Nehrinin kenarında bizi bekleyen teknemiz ile güzel bir yolculuğa çıkıyoruz. Tekne turumuza eski bir yerleşim birimi olan Rum Kale'nin kalıntılarını görme fırsatı bulacağız. Tekne turumuzu tamamlıyor ve Siyah gülleriyle ünlü Halfeti'ye çıkıyoruz. Doğu’nun Paris’i diye bilinen, Gazi şehrimiz Antep'e ulaşıyoruz. Gaziantep'teki ilk gezi noktamız Birecik Barajının suları altında kalan tarihi Zeugma Antik Kentinden çıkarılan mozaiklerin sergilendiği Gaziantep Zeugma Mozaik Müzesi olacak. Burada rehberimizin yapacağı anlatımlar ardından, yemek konusunda adıyla anılan bir kente gelip de yöresel lezzetleri tatmadan olmaz diyerek yemeğe gidiyoruz ve meşhur Ali Nazik, Küşleme ve diğer kebapların tadına bakıyoruz. Kale-i Füsun ya da Kefen Kalesi olarak adlandırılan Gaziantep (Ayıntap) Kalesini panoramik olarak görüp fotoğrafını çekip tarihi çarşılarda gezimize başlıyoruz. Tarihin içinde bakır sesleri ile teknolojiye direnen Bakırcılar Çarsısından geçerek Almacı Pazarını, Zincirli Bedesteni görüp 17.yüzyılda Tekke Camii Külliye binası içinde kahve - kütüphane olarak kullanılan günümüzde Tahmis Kahvesi olarak anılan mekânda Sütlü Menengiç Kahvelerimizi içerek kısa bir mola ile serbest zaman veriyoruz. Sonrasında Tütün Hanına giderek burada yeraltında bulunan ve su dağıtım şebekesi olan kastelleri görüyoruz. Alışveriş için verilen uzun bir serbest zamanda bakır, baharat, Antep fıstığı, sedef kakma, baklava alışverişlerimizi yapıyoruz. Gaziantep baklavasının da tadına bakıp alışveriş yaptıktan sonra bu güzel şehirde otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklamaotelimizde.

Sabah Kahvaltısı: Otelde (fiyata dahil)

Öğle yemeği : Gaziantep (Ekstra)

Akşam Yemeği: Otelde (fiyata dahil)

Konaklama: Gaziantep Otelleri

6.Gün: GAZİANTEP-ADANA-TAŞ KÖPRÜ-SABANCI CAMİİ-TARSUS-MAKAMI DANYAL CAMİİ- TARSUS ŞELALESİ-ESHAB-I KEHF MAĞARASI (YEDİ UYURLAR)-NUSRET MAYIN GEMİSİ-TARSUS ULU CAMİİ-AKSARAY-ANKARA-BOLU-SAKARYA

Sabah otelimizde alacağımız kahvaltımızın ardından Adana’ya hareket ediyoruz. Adana’da tarihi Taşköprü ve Sabancı Camii ziyaretimizin ardindan meşhur Adana kebabın tadına bakmak için dileyen misafirlerimizle birlikte rezervasyon yaptırdığımız restorana geçip ögle yemeğimizi yiyerek Mersin’in en doğudaki Kilikya uygarlığına ev sahipliği yapmış Tarsus ilçesinde Toroslardan taşıdığı alüvyonlarla Çukurova’yı oluşturan önemli akarsulardan biri olan Berdan Nehri üzerinde bulunan 6. Yüzyıla kadar var olmayan o zamanki adı Kyndos olan Tarsus Şelalesi, Kuran-ı Kerim’de Kehf Suresinde sözü edinen Müslüman ve Hristiyanlarca kutsal sayılan Eshab-ı Kehf Mağarası’nı, Rivayete göre; Babil Kralı II. Nabukadnaser (M.Ö.605-562) rüyasında İsrailoğullarından gelecek bir erkek çocuğun kendi tahtını sarsacağını öğrenince, İsrailoğullarından doğan tüm erkek çocukların öldürülmesini emretmesiyle, ailesinin onu dağ başında bir mağaraya bıraktığı ve burada biri erkek, diğeri dişi iki aslan tarafından büyütülen, gençlik çağına gelince de tekrar kavmi arasına karışıp ve Yahudileri Babil esaretinden ilmi ve kehaneti ile kurtaran, bereket dağıtan bir peygamber olarak anılan Danyal Peygamberden adını alan Makam-ı Danyal Camii, Çanakkale Deniz Zaferinde önemli rolü olan 40 metre uzunluğunda ve 7.5 metre genişliğinde Türk Deniz Kuvvetlerindeki görevi 1955 yılında sona ermiş ve 1962 yılında özel bir gemicilik şirketine satılmış,kuru yük gemisi olarak hizmet görürken, 1989 yılında Mersin limanında batan Nusret Mayın Gemisi (1999 yılında Mersin’deki bir gönüllü grubu batık gemiyi çıkarmış ve gemi 2002 yılında Tarsus Belediyesince satın alınmıştır. Mersin Tarsus arası sadece 27 kilometre olduğu halde üç parçaya ayrılan gemi tır kamyonlarıyla ancak 4.5 saatte Tarsus’a getirilebilmiştir. Daha sonra gerekli temizlenme ve düzenleme çalışmaları yapılmıştır.), Hz. Şit, Lokman hekim ve Halife Me’mun’un kabirlerinin de bulunduğu “Cami-i Nur” adıyla da anılan Tarsus Ulu Camii rehberimizin doyumsuz anlatımıyla gezeceğimiz yerler arasında. Sonrasında Sakarya’ya doğru yola çıkıyoruz. Gecenin ilerleyen saatlerinde sırasıyla Sakarya’ya varışımızla misafirlerimizi aldığımız noktalara bırakarak turumuzu bir sonraki turda görüşmek dileğiyle sonlandırıyoruz. Bir başka turumuzda buluşmak ümidi ile; sağlıklı günler dileriz.